• Search

    Einsatzgruppen: Einsatzgruppen Raporlarının Gerçekliği

    Bu yayın şu dillerde de okunabilir: English Français Español العربية فارسی Русский

    Einsatzgruppen raporlarının sahte değil gerçek olduğunu nereden biliyoruz?

    Holokost inkârcılarının iddiası:

    Einsatzgruppen raporlarının gerçekliği kuşkuludur: "En azından kısmen, üzerinde oynanmış belgelerle karşı karşıyayız."

    Gerçekler şunlardır:

    Einsatzgruppen raporlarının kaynağı kapsamlı bir şekilde belgelenmiştir. Gerçeklikleri hakkında hiçbir kuşku yoktur. Einsatzgruppen davasında bile savunma avukatları raporların gerçekliğini sorgulamamıştır. Savunma bunun yerine, raporlardaki bilgileri çürütmeye odaklanmıştır.

    Holokost inkârcıları ne diyor?

    İtalyan Holokost inkârcısı Carlo Mattogno, Einsatzgruppen raporlarının gerçekliğini sorgulayarak şunu iddia etmektedir ". . .bazı revizyonist araştırmacılar olay raporlarının gerçekliğine ilişkin kuşkularını ve en azından bizim muhatap olduğumuz oynama yapılmış belgeler kısmına ilişkin fikirlerini açıkladılar." Mattogno'ya göre, "Bu nedenle Almanların, Einsatzgruppen'ın yaptığı toplu katliamlarla ilgili on binlerce sayfalık belge göndermiş olması, sonra akıllarına aniden cesetleri çıkarıp yakmanın gerekli olduğu gelmiş olması ama suç belgelerini yok etmeyi unutmuş olmaları gerekirdi!"Raporlara ilişkin olarak "raporların Müttefikler tarafından Berlin RSHA ofislerinde bulunması gerektiğini. Almanların, birkaç kağıt yığınını zamanında yapmak varken, böylesi suç materyallerini düşmanlarının eline geçmesine izin vermesinin hayli ilginç olduğunu" söylüyor.[1]

    Einsatzgruppen raporları nedir?

    Einsatzgruppen A, B, C ve D, Wehrmacht'ın (düzenli Alman ordusu) arkasından Sovyetler Birliği'ne doğru ilerlerken alt birimlere ayrıldı ve görevli oldukları bölgelere dağıldılar. Her alt birim sahadaki faaliyetlerine ilişkin bir rapor düzenleyerek, haftada bir kendi Einsatzgruppen (A, B, C veya D) karargahlarına gönderdi.

    Alt birimlerden gelen raporlar dört Einsatzgruppe karargahının her birinde birleştirilerek tek rapor haline getirildi. Bu raporu Reinhard Heydrich'in Berlin'deki ofisine haftada bir teleks, telsiz veya kurye ile gönderdiler. Bu raporlar SSCB'deki Güvenlik Polisi ve SS'in Faaliyet ve Durum Raporları (FDR'ler) olarak biliniyordu.

    Dört Einsatzgruppen'den gelen Faaliyet ve Durum Raporları Berlin'de derlenerek, Operasyonel Durum Raporları (ODR'ler) olarak bilinen kapsamlı tek bir rapor haline getiriliyordu. Bu raporlar Haziran 1941'den 1 Mayıs 1942'ye kadar gönderildi. ODR'ler Nazi hükümetinin, Wehrmacht da dahil, tüm kollarındaki yetkililere dağıtılıyordu.

    Einsatzgruppen'in faaliyetleriyle ilgili sağlam kalan belgeler şunlardır:

    • Einsatzgruppen komutanlarının 31 Temmuz 1941'den 31 Mart 1942'ye kadar gönderdiği 11 adet Faaliyet ve Durum Raporu.
    • Berlin'de hazırlanmış 195 adet Operasyonel Durum Raporu koleksiyonunun neredeyse tamamı (yalnızca bir tanesi eksik). Bu raporlar, Haziran 1941'den 1 Mayıs 1942'ye kadar göndermiştir.[2]
    • İşgal Altındaki Doğu Toprakları'ndan gönderilmiş 55 adet rapor. ODR'ler Mayıs 1942'de sonlandı ve bunların yerini, 1942 yılının geri kalanını ve 1943 yılının bir kısmını kapsayan İşgal Altındaki Doğu Toprakları'ndan gönderilen raporlar aldı. Bunlar Berlin'de derlendi ve haftada bir, Cuma günleri gönderildi.
    • Einsatzgruppe A'nın lideri Franz Stahlecker tarafından iki kapsamlı rapor hazırlanmıştır. Bu uzun raporlar (130 ila 150 sayfa) normal raporlama kanalları vasıtasıyla gönderilmemiştir. İlk Stahlecker raporu Einsatzgruppe A'nın 14 Ekim 1941 günündeki tüm faaliyetlerini kapsıyordu. İkincisi tarihsizdi ancak Şubat 1942'ye ait olduğu anlaşılıyordu. İkinci Stahlecker raporu, birinci raporun güncellemesiydi.[3]
    • Einsatzkommando 3'ün (Einsatzgruppen A'nın bir alt birimi) komutanı Karl Jäger de uzun bir rapor yazmıştı. Bu rapor Einsatzkommando 3'ün 21 Haziran 1941 ile 1 Aralık 1941 arasındaki tüm faaliyetlerini kapsıyor ve vurularak öldürülen toplam 137.346 Yahudi'yi listeliyordu. 71 farklı konumda 133 operasyon için konum, tarih ve Yahudi kurbanların tam sayısı her gün için listelenmişti.[4]

    Raporlar nereden keşfedildi?

    Ruslar Berlin'i özgürleştirince, ele geçirdikleri pek çok Nazi belgesini de beraberlerinde Sovyetler Birliği'ne götürdüler. Bu belgeler 1990'ların başına kadar ortada görünmedi. Ama Ruslar ne aldıkları konusunda tutarsızdı:"Ruslar 1945'te Berlin'i işgal edince Alman resmî arşivlerini ayrım gözetmeksizin coşkuyla inceledi, bazı materyalleri Rusya'ya gönderdiler, bazılarını yok ettiler ve geri kalanını ayaklar altına dağıttılar. Genellikle anlaşılması güç bir sistem izliyorlardı; kağıtları yere boşaltmak ve onları içeren dosya dolaplarını göndermek."[5] Amerikalılar ve İngilizler geri kalan tüm belgeleri topladı.[6]

    Berlin'deki Gestapo karargahının dördüncü katında 195 ODR'lik eksiksiz bir takım bulundu. Bu ODR'ler, 3 Eylül 1945 günü Alman belgelerini bulmak ve müsadere etmekle görevli özel bir birim olan 6889. .Berlin Belge Grubu tarafından bulundu. Kayıtçı bu raporların, Gestapo ve RHSA dosyalarından alınan 578 klasör belgenin bulunduğu iki ton ağırlığındaki bir koleksiyonun parçası olduğunu ifade etti. ODR'leri içeren on iki cilt E316'dan E335'e kadar dosya numarasıyla numaralandırıldı.

    Ele geçirilen tüm belgeler, başlangıçta savaş suçlularının yargılanması için hazırlanmış geçici bir belge merkezinde saklandı. Seçilen belgelere ön duruşma seri numarası verildi ve Uluslararası Askerî Ceza Mahkemesi'nde görevli Başsavcı Telford Taylor'ın ofisine gönderildi. Belgeler burada dizinli hale getirilerek, başında Benjamin Ferencz'ini bulunduğu Belgeleme Bölümü'nün İnceleme ve Analiz Şubesi'ne gönderildi. Burada ise kanıt olarak değerleri daha yakından incelendi. Kanıt analistleri; belgeyi, tarihini, sayfa sayısını, kaynağını, aslının bulunduğu yeri, belgelerde adı geçen kişileri, içerik özetini, analizi yapan kişinin adını ve analiz tarihini içeren bir kapak sayfası oluşturdu. Orijinallerden fotostatik kopyalar oluşturuldu ve orijinaller yangına dayanıklı kasalarda saklandı. Her belgenin onaylı çevirileri yapıldı. Sonuç olarak, Almanya'nın her yerinden yaklaşık 1600 ton belge bu şekilde işlendi.[7]

    Einsatzgruppen D'nin lideri Otto Ohlendorf, Önemli Savaş Suçlularının Yargılandığı Nuremberg Davası'ndaki ifadesinde (1946/47) ODR raporlarından bahsetmiştir ancak bu raporların peşine kimse düşmedi veya bulmaya çalışmadı. Yaklaşık bir yıl sonra bir analist 12 adet dosyayı Ferencz'in dikkatine sundu. Analistlerden biri olan Barbara Ritter, dosyaların bulunmasından ve ekibin dosyaların içerdiği bilgileri fark etmesinden büyük heyecan duydu.[8]

    Ferencz, bulduğu şeyi Taylor'a göstermek için Berlin'e uçtu. Daha önce başka birkaç davaya katılmış olan Taylor'ın zamanı da yoktu, Einsatzgruppen'in işlediği suçları kovuşturacak personeli de. Ferencz bu nedenle işi Einsatzgruppen'in bir duruşmasındaki Başsavcı'ya verdi.[9]

    Daha sonraları Nazi yetkililerinin gönderdiği birkaç rapor daha keşfedildi. Stahlecker'ın raporu şu anda Riga, Letonya'da bulunan Moskova Merkez Arşivleri'nde muhafaza edilmektedir.[10] Jäger'in raporu Vilna, Litvanya'daki Litvanya Merkez Arşivleri'ndedir.[11]

    Holokost inkârcısı Carlo Mattogno, Almanlar belgeleri kolayca yakabilecekken bu "suç materyallerinin" ele geçirilmesinin "hayli ilginç" olduğunu iddia etmektedir. Naziler geri çekilirken ve Üçüncü Reich yıkılırken yaşanan karmaşada Nazilerin tonlarca belgeyi yok etmemesini anladığımızda bu durum daha az "ilginç" olur. Hatta Naziler, koskoca bir depolama tesisini (şu anda Berlin Belge Merkezi adıyla anılıyor) yok etmeyi unutmuştur, ki burası savaştan sonra sağlam olarak bulunmuştur. Bu sahipsiz belge hazinesi 11.000.000 NSDAP üyelik kartı, SS subaylarının personel dosyaları, eratla ilgili belgeleri ve diğer NSDAP ilişkili örgütlerin (paramiliter ve sivil) dosyalarını içermektedir.[12] Müttefiklerin böyle dosyaları kurtarması hiç de "ilginç" değildir. Berlin'deki, sakinlerinin kaçtığı veya öldüğü uzun zamandır terk edilmiş bir ofiste bulunan ODR'ler için özellikle gerçek budur.

    Sonuç:

    Gerçekten de Müttefiklerin yukarıda listelenen belgeleri bulmaması gerekiyordu. Üçüncü Reich'in yıkılması an meselesiyken, Nazi yetkilileri tam anlamıyla bir kaos içindeydi. Ülkeleri dağılırken, Almanlar tonlarca belgeyi yok etmeyi unutarak geride bıraktı. Bu belgelerin arasında Einsatzgruppen'in faaliyetleri hakkında eksiksiz bir rapor takımı vardır.

    Tekrar söylemek gerekirse, şu husus önemlidir; Einsatzgruppen'in savaş suçları davasında savunma avukatları, ODR'lerin gerçekliğini sorgulamamış, bunun yerine raporlardaki bilgilerin güvenilmez olduğunu iddia etmişlerdir (ki bu da büyük ölçüde yanlıştır!).

    NOTLAR

    [1] Carlo Mattogno ve Jürgen Graf, Treblinka: İmha Kampı mı, Geçici Kamp mı? (Theses & Dissertations Press, 2004), s. 205 http://vho.org/dl/ENG/t.pdf.

    [2] Raporların tüm koleksiyonu Yitzhak Arad, Shmuel Krakowski ve Shmuel Spector'ın (editörler), Einsatzgruppen Raporları: Temmuz 1941-Ocak 1943 Sovyetler Birliği'nin İşgal Altındaki Topraklarında Yaşayan Yahudilere Karşı Nazi Ölüm Mangalarının Harekatlarının Görevlendirilmelerinden Seçmeler. (Holokost Kütüphanesi, 1989). Bunlara ayrıca http://www.holocaustresearchproject.org/einsatz/situationreport.html adresinden de ulaşılabilir.

    [3] Ronald Headland, Cinayetin Mesajları: Güvenlik Polisi ve Güvenlik Servisi Einsatzgruppen'inin Raporları Üzerine bir Çalışma, 1941-1943 (Fairleigh Dickinson Üniversitesi Yayınları, 1992), s. 152-154.

    [4] Ronald Headland, Cinayetin Mesajları: Güvenlik Polisi ve Güvenlik Servisi Einsatzgruppen'inin Raporları Üzerine bir Çalışma, 1941-1943 (Fairleigh Dickinson Üniversitesi Yayınları, 1992), s. 154-158. Jäger Raporu'nun tamamını http://fcit.usf.edu/holocaust/resource/document/DocJager.htm adresinden okuyabilirsiniz.

    [5] Lucjan Dobroszycki, "Sovyetler Birliği'ndeki Yahudilerin Yok Edilmesi İle İlgili Ele Geçirilen Nazi Belgeleri" Sovyetler Birliği'ndeki Holokost: SSCB'nin Nazi İşgali Altında Bulunan Topraklarındaki Yahudilerin Yok Edilmesi Üzerine Çalışmalar ve Kaynaklar , 1941-1945 (M.E. Sharpe, 1993), s. 215-221 (bkz. sayfa 217).

    [6] Einsatzgruppen'in faaliyetleriyle ilgili çeşitli türdeki bulunan raporlar hakkında bilgi için bkz. Nicholas Terry, "Einsatzgruppen Raporları (Ereignismeldungen) http://holocaust-history.org/intro-einsatz/einsatzgruppen-reports.shtml.

    [7] Ronald Headland, Cinayetin Mesajları: Güvenlik Polisi ve Güvenlik Servisi Einsatzgruppen'inin Raporları Üzerine bir Çalışma, 1941-1943 (Fairleigh Dickinson Üniversitesi Yayınları, 1992), s. 13-14

    [8] Ronald Headland, Cinayetin Mesajları: Güvenlik Polisi ve Güvenlik Servisi Einsatzgruppen'inin Raporları Üzerine bir Çalışma, 1941-1943 (Fairleigh Dickinson Üniversitesi Yayınları, 1992), s. 14, f15.

    [9] Ronald Headland, Cinayetin Mesajları: Güvenlik Polisi ve Güvenlik Servisi Einsatzgruppen'inin Raporları Üzerine bir Çalışma, 1941-1943 (Fairleigh Dickinson Üniversitesi Yayınları, 1992), s. 14.

    [10] Ronald Headland, Cinayetin Mesajları: Güvenlik Polisi ve Güvenlik Servisi Einsatzgruppen'inin Raporları Üzerine bir Çalışma, 1941-1943 (Fairleigh Dickinson Üniversitesi Yayınları, 1992), s.153, f27. Bu belgeden yapılan bir alıntı Nuremberg'deki Uluslararası Askeri Ceza Mahkemesi'ne kanıt olarak girmiştir (SSCB 357a).

    [11] Ronald Headland, Cinayetin Mesajları: Güvenlik Polisi ve Güvenlik Servisi Einsatzgruppen'inin Raporları Üzerine bir Çalışma, 1941-1943 (Fairleigh Dickinson Üniversitesi Yayınları, 1992), s.155.

    [12] Bkz. Ele Geçirilen Yabancı Kanıtların Ulusal Arşivler Koleksiyonu (Kayıt Grubu 242) http://www.archives.gov/research/captured-german-records/foreign-records-seized.html.